|
Osmanlı Türk devletinin zayıf düşmesini fırsat bilen İngiliz ajanları Anadolu’da konuşulan yerel dilleri birer ayrıştırma aparatı gibi kullanarak, silahlı adamı çok, aklı ve vatan sevgisi az olan Babanzade Abdurrahman, Kör Mehmet, Mir Muhammed, Bedirhanlar, Şeyh Ubeydullah, Molla Selim, Şeyh Şehabettin, Şeyh Mahmut, Seyyid Rıza, Şeyh Sait, Seyyid Taha, Seyyid Abdullah, Yakup ağa, Tutaklı Ali, Ahmet Barzani, Siirtli Abdurrahman, Siirtli Abdulkuddüs gibi şeyh, ağa ve aşiret reislerinin elliye yakın isyan çıkarmasını sağlamışlardır.
Tabi özellikle cumhuriyet Türkiye’sinde bu asilerin hiçbir affedilmemiş, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşlarının gayretleriyle hepsinin başı ezilmiştir.
Türk devletinin müdahaleleri sert oldu ve Avrupa’nın kan emici ülkelerinin çabalarına rağmen ayaklanma yapmaya artık kimse yanaşmayınca taktik değiştirilmiş ve çeşitli örgütler kurulmuştur.
Fikir Kulüpleri Federasyonu, Devrimci Doğu Kültür Ocakları, Kawacılar, Apocular ve nihayetinde pkk adıyla bir terör örgütü kurulmuştur. 1980 darbesine kadar Türkiye’de bulunan bu örgüt askeri darbeden sonra Irak, İran, Suriye, Filistin ve Yunanistan’daki kamplarda eğittikleri teröristleri ülkemize göndererek kanlı eylemler yapmıştır.
O tarihten beri pkk’lı kalleşlerin elindeki keleşler Türk milletine ölüm kustu. 1980 darbesi öncesi Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yüzlerce sivil ülkücüyü şehit eden daha sonra da asker, polis, korucu, öğretmen, öğrenci, mühendis, memur, işçi ayırt etmeden on binlerce insanımızı şehit etti.
2009 yılındaki Oslo Görüşmeleriyle başlayan çözüm süreci başarısızlıkla sonuçlanmış ve gözü dönmüş bebek katilleri terör eylemlerine devam etmiştir.
2024 yılında kapının yeniden aralandığı çözüm sürecinde bugüne kadar kanlı terör örgütü pkk tarafından iş hep yokuşa sürüldü.
Korkak, pısırık, faydasız, sapık, vicdansız müptezellerden oluşan terör güruhu kendi arasında bölünerek onlarca farklı isimle faaliyet gösterse de biz genel olarak pkk diyoruz.
Şimdi “somut bir adım attık, Türkiye sınırlarını terk ediyoruz” diyorlar. Türkiye’de veya başka bir ülkede pkk veya başka bir isimle faaliyet gösteren terör örgütleri var oldukça çözüm hayal olur.
Yüce Türk adaletine hesap vermeden Türkiye’de kalmanız veya terk etmenizin hiçbir hükmü yoktur.
Terör örgütüne üye olmanın bile suç sayıldığı yasalarımıza göre “Suça bulaşmış terörist, suça bulaşmamış terörist” komedisine girmeden bütün teröristler yargılanmalı ve en üst sınırdan cezalandırılmalıdır.
Devlet sert yüzünü göstermezse bu iş bitmez ve çözüm hayal olur.
Ayrıca gündeme gelen hep dağdaki teröristler… Pekiyi ya şehirdekiler ne olacak?
Dağa çıkmamış olsa bile, arşiv görüntülerinden tespit edilecek olan esnaf, memur, işçi, siyasetçi, öğrenci kılığındaki beyni iğfal edilmiş teröristler de mutlaka yargılanmalıdır.
Uyuşturucu kaçakçılığı yapan, organ kaçakçılığı yapan, silah kaçakçılığı yapan, fuhuş yaptıran, çocuk kaçıran, vergi kaçakçılığı yapan, sigara kaçakçılığı yapan, haraç alan, çevreye korku salan teröristler de yakalanarak tüm mal varlıklarına el konulmalıdır.
Terör örgütü pkk’ya destek olan, selam veren, para veren, ekmek veren, çocuğunu veren, evini açan, sempatiyle bakan herkes mahkeme önünde bu ihanetinin bedelini ödemelidir.
Yok öyle, “ben Türkiye’yi terk ediyorum” demek!
Henüz adı konulmamış üç günlük bebeği katlettiniz, daha ilk maaşını alamamış on günlük öğretmeni katlettiniz, asker olan babasını ziyaretten dönen üç yaşındaki çocuğu katlettiniz, evlere bombalı paketler gönderdiniz, anaların gözü önünde evlatlarını katlettiniz, kalabalık meydanlarda bomba patlattınız, milyonlarca genci uyuşturucu müptelası yaptınız, çocukları, genç kızları, erkekleri kaçırıp organlarını pazarladınız, dağda ırzına geçip öldürdüğünüz kızların ailelerine “kızınız çatışmada öldü” dediniz.
Sizin pisliğiniz yüzünden Doğu ve Güneydoğu’da yolların, köprülerin, okulların, konutların yapımı gecikti… Sizin yüzünüzden ekonomimizde onarılmaz delikler açıldı… Sizin yüzünüzden evladını şehit veren ana babaların ciğerleri sızladı, sızlıyor…
Şimdi sanki aramızdan basit bir tartışma yaşanmış da, “haydi ben gideyim, bu iş büyümesin, barışalım, konu kapansın” diyorsun.
Siz, bizim dinimize, devletimize, milletimize düşman oldunuz ya, şunu asla unutmayın, Türk milleti kin tutmaz, ama milli kini de unutmaz!
“Terörsüz Türkiye” bu ülkede yaşayan her Türk evladının temennisidir. Ama bütün teröristlerin yargı önünde hesap vermesi ve üst sınırdan ceza alması da her Türk evladının haklı talebidir.
Kısacası, durun bakalım, sizin gideceğiniz tek yer hapishanedir.
|