Ekonomik Savaş Şart

Bugün bir kez daha ciğerlerimiz yandı…

Sadece bizim mi?

Kalbinde biraz vicdan olan, iman olan, Allah korkusu olan, vatan sevgisi olan, bayrak aşkı olan ve hatta insanlık duygusu olan herkesin ciğerleri yandı…

13 can…

13 evlat, 13 eş, 13 baba…

… ve ateş düşen 13 ocak!

İşte burası artık sözün bittiği yer!

Ama biz yine de susmayı zül sayıyoruz ve kalbimizden geçenleri bu sütuna aktarıyoruz.

Bugün 14 Şubat 2021, bugün uykudan şehit haberleri ile uyandık…

Bizim aileden de şehit verildiği için gayet iyi biliyorum ki, “ateş düştüğü yeri yakar” ama o dönem şehidimize koca bir Urfa’nın sahip çıkması, her şehit haberinin damarlarında kan yerine lağım sıvısı akan soysuzlar dışında herkesin ciğerini yaktığını hatırlatıyor bize…

18 yıldan beri Amerikan emperyalizmin işgali altında bulunan Irak’ın Gara bölgesine yapılan operasyonda bir mağarada kurşunlanarak şehadete ulaşan yiğitlerimizin mübarek naaşları bulundu.

10 şehidimizin çözüm süreci dönemine denk gelen 2015 ve 2016 yıllarında yıllarında terör örgütü tarafından kaçırılan asker ve polisler olduğu açıklanmıştır. Bu yazının kaleme alındığı dakikalarda diğer üç naaşın kimlik tespitine yönelik çalışmalar devam etmekteydi.

Aynı gün 53 teröristin gebertildiği haberi bile yüreklerimizi soğutmaya yetmemiştir.

İçişleri bakanı, Karayılan denilen dinsizin de öldürülüp lime lime edileceğini açıklamış ama yetmez, kara yılanı, sinsi çıyanı, hain akrebi ve kim varsa bunların kökü kurutulmalıdır.

Kahraman asker, polis ve güvenlik koruyucularımızın kırsalda devam ettirdiği operasyonlara paralel olarak şehirlerde de bu kan içicilerin başları ezilmelidir.

Adını bile anmak istemediğim bu bebek katili terör örgütüne karşı ekonomik bir savaş başlatılmalıdır.

Hiç şüphesiz bu hainlere vurulan en büyük ekonomik darbe, yüce devletimiz tarafından yapılan isihbarat çalışmaları sonucu uyuşturucu gelirlerinin kesilmesi en azından azaltılması olmuştur. Şimdi aynı istihbarat bilgileri ışığında yapılması gerekenler;

Şehirden terörist devşirip dağa gönderenlerin,

Terör örgütüne maddi olarak destek verenlerin,

Terörle bağlantı kişilerin sahibi olan şirketlere ihale veren belediye ve kamu kurum, kuruluşlarının bütün yetkililerinin,

Resmi kurumlarda çalıştığı halde, (geriye dönük en az 20 yıldır) terör örgütüne destek için yapılan yürüyüş, miting vs. eylemlere katılanların,

Terör örgütü ile bağlantılı gazete ve dergilerin yazar kadrosu, idarecileri, sokaktaki dağıtıcıları, aboneleri ve hatta bu yayınları evinde, işyerinde bulunduranların,

Terör örgütü ile bağlantısı tespit edilen kaç dernek ve vakıf varsa bunların yönetim kadrosunun ve üyelerinin,

Geçmişten günümüze kadar terör örgütü adına yapılan basın açıklaması, bildiri, el ilanı, köşe yazısı, makale vs. bütün yayınlarda imzası olan ve aydın geçinen sanatçı, şarkıcı, tiyatrocu, yazar, çizer, karikatürist vb. bütün lağım farelerinin bil cümlesinin,

Ve daha burada aklıma gelmeyen, fakat kökleri 5 bin yıllık tarihe uzanan yüce devletimizin çok çok iyi bildiği hain tayfasının evine, dükkanına, plazasına, holdingine, şirketine, tarlasına, traktörüne, otomobiline, banka hesaplarına velhasıl bütün mal varlıklarına el konulduktan sonra Türk yargısı önünde en ağır cezayı almaları için Cumhuriyet Savcılarımız ellerinden gelen bütün gayreti sarf etmelidir.

Ayrıca, terör örgütü ile bağlantısı herkesçe malum olan siyasi parti de ivedilikle kapatılmalıdır. Sadece kapatmak yeterli olmayacağı için çaycıları, üyeleri, mahalle temsilcileri, belde, ilçe, il başkanları, yönetim kurulu üyeleri, belediye başkanları, milletvekilleri, genel merkez yöneticilerinin tamamının mal varlığına el konulmalı, çalışan veya emekli olanların maaşları durdurulmalı ve tamamı en ağır cezayı almak üzere yargı önüne çıkarılmalıdır. Ancak bu habis partiye üye kaydı bulunan herkesin seçme ve seçilme hakkı iptal edilmelidir.

Bu yukarıda saydığımız terör örgütünün bu yukarıda saydığımız silahlı veya kravatlı bütün mensupları ekmeğe muhtaç hale getirilmeli, Türk mahkemelerince verilecek cezalarını yatıp çıksalar bile, bütün dünyaya ibret olması için birer cüzzamlı gibi toplumdan dışlanmalı sefil bir şekilde yaşayıp, sefil bir şekilde ölmelidirler.

Şehirlerden dağa akan kaynaklar kesilip, teröre her gün dağda vurulan darbelerin yanı sıra şehirlerde de ekonomik darbeler vurulması elzem hale gelmiştir. Bu ekonomik savaşa ağırlık verirsek işte terörle mücadeleyi asıl o zaman kazanmış oluruz. Şehitlerimizin kanları o zaman yerde kalmamış olur, şehitlerimizin ruhları gerçek anlamda şad olur.

Bütün şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, ruhlarına Fatihalar gönderiyoruz.