|
YENİ TÜRKİYE'NİN TERÖR ÜRETEN EKRAN YÜZLERİ...!
Son yıllarda ülke televizyon ekranlarını ki buna kamu adına vatandaşın vergileri ile yayın yapan kanallarda dahil olmak üzere kendilerine sunulan imtiyazlı ve torpilli imkanlarla parsellemiş bir güruhla karşı karşıyayız...
Bu kerameti kendinden menkul kişiler, gazeteci yorumcu adı altında sabahtan akşama ekranlardan adeta zihinlerimize sistematik biçimde tecavüz edercesine ağızlarına geleni hoyratça sarf etmekten hicap duymuyor ve çekinmiyorlar..!
Akla ve bilime aykırı düşüncelerini tüm ahlak, etik ve de evrensel yayıncılık ilkelerini tuzla buz edercesine boca etmekten çekinmeyen bu güruh, maalesef kendilerine tanınan ayrıcalıkla ülkenin toplumsal birliğine,kardeşliğine,barışına ve huzuruna dinamit koyarcasına akla ziyan söylemlerini pervasızca ve hayasızca ekranlardan evlerimize hayatlarımıza boca etmeye devam ediyorlar..
Hiç bir ahlaki değer kaygısı olmayan bu güruhun, babalarının çiftliği haline gelen televizyon ekranlarından ağızlarına gelen her saçmalığı ve her edep dışı davranışı sergiliyor olmasına daha ne kadar müsaade edilecek doğrusu merak ediyorum..? Terör ve terörist kavramı acaba sadece eline silah alıp dağa çıkan kişiler için mi geçerli bir kavramdır...?
Ya öyle değilse ülkenin toplumsal tüm etik ahlaki değerlerini yerle bir eden bu sözde gazeteci ve yorumcu güruhun sergilemeye devam ettiği saçma sapan söylem ve eylemlere ne ad vermeli ve de bu güruhun yaptığı akla ziyan tutum ve davranışları neyle tarif etmeliyiz..? Kendilerine sunulan bu ballı maaşlar ve akla ziyan imtiyazlarla, acaba toplumun her zerresine nifak tohumları saçıyor olmalarından memnuniyet içerisinde olanlar kimlerdir ki bu güruhun zehrini saçmaya dozu giderek artan bir boyutta devam etmesine sessiz ve seyirci kalmaya devam edebiliyorlar..? Bir kamusal kitle iletişim alanı olan yazılı ve görsel medya kanallarını babalarının çiftliği halinde gören bu akla ziyan zihniyete dur demenin zamanı geldi de geçiyor...
Hiç bir değer kaygısı olmayan ve hiç bir ahlaki etik kaygı içinde bulunmayan bu güruhun, ülke toplumsal yaşamına vermiş olduğu tahribatı daha ne kadar görmezden gelecek ve daha ne kadar bu akla ziyan söylemlere, tutum ve davranışlara izin verecek ve seyretmeye devam edeceğiz..?
En son örneğini adı Beyaz olan bir özel kanal da sözde ülke futbolunun masaya yatırıldığı iddia edilen bir spor programında ibret ve şaşkınlık içinde izlemiş ve bir halka bir topluma karşı nasıl pervasızca hakaret edilebildiğine tanıklık etme durumunda kalmıştık...
Bu güruhun maalesef önemsenen,şımartılan,palazlanan ve güç zehirlenmesi yaşayan aktörlerinden birisinin, kendisine sunulan bu ekran hokkabazlığı görevini yerine getirirken, ağzından çıkanı kulağı duymayacak biçimde sarf ettiği cümleyle Bosna halkını rencide edecek ve Bosna aidiyeti taşıyan insanların incinmesine neden olacak hezeyanlarına ülke insanları olarak tanıklık etme durumunda kaldık...
Sözde gazeteci sözde dindar sözde muhafazakar olan bu zat, maalesef içinde bulunduğu güç zehirlenmesinin vermiş olduğu pervasızlıkla,çoğunlukla da gençlerin izlemekte olduğu sözde spor programında içine uyku ilacı katılan gazozu içme suretiyle canlı yayınlanan bu program da ekranlardan o veciz sözleri söylemekten kendini alamamış ve milyonları dehşete düşürecek yanlışı yapabilmiştir...
Ülkenin neredeyse tüm yazılı ve görsel medya kanallarında sabahtan akşama adeta geceden sabaha arz ı endam eden bu kerameti kendinden menkul güruhun, bu denli hoyratlık,pervasızlık ve şımarıklık içinde sözde gazeteci yorumcu kisvesi altında ağzına geleni boca ediyor olması ve hedefe tahtasına koyduğu kişi ve kurumlara karşı hiç bir kural kaide yasa etik ve ahlak kuralı tanımadan oklarını savuruyor olması, bu güruhun arkasını nasıl bir güç ve iktidar erkine dayadığını da göstermiş olması bakımından önem arz etmekte ve bu güruhun sırtını dayamış olduğu kesimleride tartışılır ve sorgulanır hale getirmektedir...
Bu tercih maalesef ülke toplumsal birliğine ve bütünlüğüne katkı yapmaktan uzak olan ve aynı zamanda her geçen gün verdiği tahribatlarla dozu artan bir savrulma ve yozlaşma halini toplum üzerinde gösteren ve de bu haliyle sürdürülebilir olma imkan ve ihtimali bulunmayan bir tercihtir...
Adına '' Yeni Türkiye '' denilen sürecin,ülke basın ve medya dünyasına taşıdığı ve baş tacı ettiği bu ekran yüzleri ile ve de bu ekran yüzlerinin nasıl bir alamet i farika ürünü oldukları ortaya döküldüğünde , eminim ve inanıyorum ki bu alamet i farika örneklerini baş tacı edenler dahil olmak üzere herkes bu sürecin ülkeye verdiği en tahripkar ve en fazla zararın bu güruhun akla ziyan eylem ve söylemleri ile gerçekleştiğini görecek ve anlayacaktır...
Terör denilen illet eline silah aldığında ve dağa çıktığında nasıl ülke birlik ve bütünlüğüne zarar veriyor ve telafisi imkansız tahribatlara yol açıyor ise , görülmüştür ki aynı ve hatta daha fazla tahribat ve telafisi imkansız zararları yine eline kalem alan, ülke televizyon ekranları kendilerine parsellenen, bu kerameti kendinden menkul olup sırtı sıvazlanıp cebi doldurulan, adına ister sözde gazeteci ve yorumcu ister tetikçi isterse son moda haliyle tröller densin, bu kisve altında toplumun hassasiyetlerini kaşıyıp duran ve kutuplaşmaya hizmet eden bu güruh eliyle de terörün bir başka versiyonu ülkenin başına musallat edilmekte ve tıpkı silahlı terör örgütlerinin topluma verdiği tahribat ve zararlar, maalesef bu güruh tarafından da telafi edilemez biçimde verilmektedir...
Bu akla ziyan tabloyu yaratan ve bu durumdan medet umanlar ve de bu güruhun kendi ikballerine hizmet ettiği yanılgısı ile hareket etmeye devam edenler, bilsinler ki bu durum sürdürülebilir olmaktan oldukça uzak ve gittiği nokta da yaratmış olduğu tahribatın etkisi altına ülke ile birlikte kendilerini de katıp yok edecek bir vahim bir süreç olacaktır...
Umuyor ve diliyorum ki ;
Yaşanan tüm bu gelişmelerin ortaya çıkardığı arzu edilmeyen sonuçlardan doğru dersler çıkarmayı akletmekte ve bu akla ziyan sürecin yaratmış olduğu tahribatları görme feraset ve basiretini göstermekte daha fazla geç kalmayız da , evrensel etik ve ahlaki değerler sisteminin gerektirdiği yön ve sürece daha fazla geç kalmadan evrilmeyi başarabilir ve yanlıştan dönmenin aklıselimine erişebiliriz...
Aksi takdirde Terör denilen illetin silahlı olanından çok daha tehlikeli olan bir başka bölücü ,kutuplaştırıcı ve düşmanlaştırıcı bir terör biçimiyle yani kalemşör tetikçi terör ile de muhatap olmak ve bu terör çeşidinin de mağduriyetini yaşamak zorunda kalabiliriz...
SELAM VE SEVGİLERİMLE
|
Günün Haberleri