Anasayfa     Günün Haberleri     Urfapress Tv     Yazarlar     Foto Galeri     Künye     İletişim  

  20 Nisan 2024

   URFA'DA ORTAK DENETİM   URFA'DA ORTAK DENETİM   URFA'DA ERKEN BAYRAMLAŞMA   URFA'DA ERKEN BAYRAMLAŞMA   Z KUŞAĞI..!!!   MÜNİR ULUDAĞ VEDA ETTİ   MÜNİR ULUDAĞ VEDA ETTİ   CANPOLAT KIRSALA DEVAM DEDİ   CAMPOLAT Kırsalı İhmal Etmiyor   Vali AYHAN'a Teşekküre Gitttiler   Vali AYHAN'a Teşekküre Gitttiler   URFA BİR KONAK DAHA KAZANDI  



Site İçi Arama

Röportaj

AKTÜRK-DEMİR RÖPORTAJI

 Tarihi gerçekleri gün yüzüne çıkartacağız.RÖPORTAJ: MÜSLÜM AKTÜRK

Anket

URFASPOR KÜME DÜŞER Mİ?
EVET
HAYIR
FİKRİM YOK

Günün Manşetleri

Günün Fotoğrafı

Önemli Linkler

Hava Durumu

METAL YORGUNLUĞU...

 

METAL YORGUNLUĞU...



Son günlerde ülķemizde sıkça duymaya başladığımız metal yorgunluğu nedir ve neden bu kadar çok dillendirilmeye ihtiyaç duyulur oldu.. ?


İsterseniz gelin hep birlikte bu metal yorgunluğu ile aslında ne denilmekte ve neyi hayata geçirmenin aracı yapılmak istendiğine


bakalım ve de bununla birlikte gerçek metal yorgunluğunun aslında kimleri kapsamı alanına almış olduğunu irdeleyelim...


Metal yorgunluğu nedir sorusuna vereceğimiz makul,mantıklı, bilimsel, ahlak-i ve vicdanlı cevap...


Aslında ülkemizde gerçek metal yorgunluğunun 7 den 77 ye A dan Z ye bütün ülkeyi kapsamı alanına almış olduğunu bize çok net ve çarpıcı biçimde göstermiş olacaktır..


Şayet metal yorgunluğundan anlamamız gereken şeý ;


Başta performans düşüklüğü olmak üzere,motivasyon kaybı,dikkat eksikliği,iş yapma iştahını kaybetme gibi insanların yaptığı işlerden eskisi kadar mutlu olmadığı ve bu nedenle de performanslarında bir inişin ve başarısızlığın ortaya çıkmış olduğu gerçeği ise şayet...


Şimdi gelin elimizi vicdanlarımıza ve aklımızı da yanına koyarak, şu menem şey metal yorgunluğunun aslında bu ülkenin tepeden tırnağa herkesi ve herşeyi kapsamı alanına almadığını iddia edelim...?


Bu ülkenin başta çocukları olmak üzere hangi gencinin,hangi üniversite öğrencisinin, hangi akademisyeninin, hangi kadınlarının,hangi medya ve hukuk insanlarının, hangi Polis ve askerinin, hangi memur ve işçisinin, hangi emekli dul ve yetiminin, hangi işadamının ve girişimcisinin ve siyaset kurumunun ve de kısacası bu ülke de yaşayan ve de yaşamayan her bireyin,kitlenin,dostun ve ulkenin iyiliğini düşünen herkesin ama herkesin bir metal yorgunluğu yaşamadığını söyleme imkanına sahip olabiliriz gerçekten...?


Şayet metal yorgunluğu denen illet bir ülkeyi bu denli kapsamı altına alabilmiş ve mutsuz insanlar ülkesi haline getirmeyi başarmış ise..?


O ülke de birşeylerin yanlış gittiğini ve o yanlışta ısrar etmenin bu metal yorgunluğu illetini ülkenin başına bela edecek vahim boyutlara taşıma potansiyelinin olduğu gerçeğini hepbirlikte ama daha da fazla bu ülkeyi yöneten erk"in görmesi ve gerekli tedbirleri alması gerekmez mi..?


Metal yorgunluğu denilen şey ;


Öyle kendiliğinden oluşan ve gelişen bir şey olmasa gerek öyle mi...?


Yani bu metal bir sabah erken kalkıp koca bir ülkeyi kapsamı alanına alıp da işlemez hale getirecek bir sihirbaz olmasa gerek...


Bütün mesele, o metal yorgunluğuna giden yanlış süreci fark edebilmekte ve o süreci tersine çevirme bilimsel akıl,basiret ve vicdanî refleksi gösterebilmektedir. ..


Yani metal yorgunu ülkenin bu yorgunluğu üstünden atmasını ve gerçekten performansı yüksek mutlu insanlar ülkesi haline gelmesini samimiyetle istiyor isek...


Yapmamız gereken dünya yı yeniden keşfetmek değil, sadece yanlışlarımızdan ders almak ve insanlığın uygarlaşma yolculuğuna samimiyetle hizmet etmek ve o yolun önünde ki engelleri kaldırmaya çalışmak olacaktır..


Bir parti, teşkilat,zümre veya kitlenin değil, ne zaman ki aslında tüm ülkenin bir metal yorgunluğu kıskacında olduğunu fark eder ve önlemler almayı aklederiz...


İşte o vakit yanlış giden süreci tersine döndürme şans ve imkanına kavuşur ve de ellerimizle yaratmış olduğumuz bu metal yorgunluğu illetinden kurtulmuş oluruz...


Aksini mi ?


Onu düşünmek bile illetten de öte zillet ve yıkım olacaktır...



Selam ve sevgilerimle

Ekleme Tarihi: 08 Ağustos 2017 08:42

Yazarın Diğer Yazıları İçin

Yorum Ekle

Yazdır

Flash Haber

URFA BİR KONAK DAHA KAZANDI

 Taşı toprağı altın değil tarih olan kadim şehir Şanlıurfa'da, uzun yıllardır atıl durumda olan ve kente çirkin bir görüntü veren Hacı Kamil Konağı restore edilerek turizme kazandırıldı.

Köşe Yazarları

Ali ÇİZMECİOĞLU

 

İmam Hüseyin SAVAŞ

 

Op.Dr.Yusuf Vehbi OCAK

 

Mustafa ARISÜT

 

Osman Ataman BİNER

 

Hüseyin GÜZEL

 

Ayten DOĞAN

 

Metin ŞENAY

 

Mehmet CANBEYLİ

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

Anasayfa     Günün Haberleri     Sitene Ekle     Urfapress Tv     Yazarlar     Foto Galeri     Künye     İletişim  

  20 Nisan 2024