09 Ekim 2025 02:20

Gazze Konusunda Samimi miyiz?

Gazze Konusunda Samimi miyiz?



Soykırımcı denilince aklıma ilk gelen ülke Çin oluyor,

Soykırım denilince de, aklıma ilk gelen Doğu Türkistan!



Yaklaşık 75 yıldan beri sistemli bir şekilde devam eden katliamlarda can veren soydaşlarımızın sayısı bazı ülkelerin nüfusundan bile fazladır.

Basın özgürlüğü olmayan Komünist Çin’deki yasaklardan dolayı yapılan baskı, zulüm ve katliamlar örtbas ediliyor, hiçbir şekilde dış dünyaya yansımıyor.

Maalesef Doğu Türkistan’daki bu katliamları yıllardan beri sadece biz Türkçüler dile getirdik.

Biz bunları anlatırken insanlar duymazdan geldi…



Mesela, 2015 Ramazan’ında yine Çin işgalindeki Doğu Türkistan’da oruç tutan soydaşlarımız katledilmişti.

Olaya dikkat çekmek amacıyla Urfa Balıklıgöl platosu içinde bulunan Hasan Padişah Camiinde gıyabi cenaze namazı kılma kararı aldık, Cuma namazı öncesinde caminin imam ve müezzinine durumu anlattık fakat gıyabi cenaze namazını kıldırmaya yanaşmadılar.

Birileri bizi fatiha bilmemekle itham etse de, biz ülkücüler olarak dinimizi bilen insanlar olduğumuz için hemen aramızdan bir ülküdaşımız cenaze namazı için niyet etti fakat aynı anda caminin içinde okunan mukabelenin sesi dışarıya verildi.

Tabi biz aldırmadık, soydaşlarımız için gıyabi cenaze namazını kılıp oradan ayrıldık ama anladım ki, Türk ve Müslüman olan Doğu Türkistan’da namaz kılmanın, oruç tutmanın, sohbet etmenin, başını örtmenin, sakal uzatmanın, kuran okumanın, internet kullanmanın, çocuk yapmanın, aile olmanın, seyahat etmenin yasak olması bazılarını ilgilendirmiyor.



Ama biz Doğu Türkistan’da ve dünyanın diğer bölgelerinde esaret altında inleyen soydaşlarımızın durumlarını her ortamda haykırmaya devam edeceğiz.



…..



Bu arada, bir başka küresel terörist olan İsrail’in Filistin’de yaptığı katliama karşı da duyarsız olamazdık…



İsrail’in Gazze’de uyguladığı gıda ablukasını kırarak, açlığa son vermek üzere kırk beş ülkeden elli gemi ile beş yüz eylemci yola çıktı. Gıda ve yardım malzemeleriyle dolu olan bu gemi filosuna arapça kararlılık veya dayanıklılık anlamına gelen Sumud adı verildi.



Açlıktan ölmek üzere Müslümanlara yardım götüren filoda, Türkiye, İspanya, İtalya, Fransa, Tunus, Malezya, Yunanistan, ABD, Almanya, Cezayir, İrlanda, Birleşik Krallık, Brezilya, Japonya, Endonezya, Slovakya, Litvanya, Bulgaristan, Hırvatistan, Çekya, Lüksemburg, Avusturalya, Moritanya, Umman ve Maldivler’den eylemciler vardı.

Sumud filosunun Akdeniz’deki ilerleyişini görsel ve yazılı basından takip ettik, dünyadaki iki milyar Müslüman gibi bizim de aklımız, gözümüz, gönlümüz bu filodaydı.



Terörist devlet İsrail aynı Mavi Marmara olayında olduğu gibi ilk günden açıklama yaptı: Bu filo gelirse müdahale ederiz, gemilere el koyar, eylemcileri tutuklarız!



Yol boyunca İsrail’in tacizleri ve saldırıları devam etti. Eylemcilerin can güvenliği yoktu.

Terörist İsrail’in şaka yapmadığını, blöf yapmadığını herkes biliyordu. Buna karşılık sadece İtalyan donanmasından iki, İspanyol donanmasından bir gemi gönderildi.



İki milyar Müslümanın aklı, fikri, duası bu filodaydı peki Müslümanlar bu duygularında samimi miydi?

Evet Müslümanlar canlarını ortaya koyacak kadar samimiydi!



Pekiyi, sayıları altmışa yaklaşan Müslüman devletler neredeydi?



Sonunda 2 Ekim 2025 günü terör devleti İsrail tarafından filodaki gemilere el konuldu ve eylemciler tutuklandı.



Sumud filosunun iki aydan fazla süren yolculuğunda Müslüman devletlerin yarısı birer donanma gemisi gönderseydi, filo otuz adet donanma gemisiyle ilerlerdi…

Farklı ülkelerden otuz adet donanma gemisinin eşlik ettiği bir filoya saldırmaya da ne terörist İsrail ne de başka bir ülke cesaret edemezdi.



İslam ülkelerinin yöneticileri neden kafalarını kuma sokuyordu?



Veya beşyüz eylemcinin arasında her İslam ülkesinden bir bakan olsaydı, İsrail saldırmaya cesaret edebilir miydi?



Meramımım anlaşılmış olacağını düşündüğümden dolayı sözü uzatmaya gerek görmüyorum.

Kısacası, Müslümanlar samimi ama İslam ülkeleri samimi mi?



İsrail, ABD, İngiltere, Çin ve Rusya’dan arınmış, huzurlu, mutlu ve zengin bir dünya dileklerimle…