TÜRKOĞLU TÜRK'ÜM! | ||
04 Temmuz 2021 21:36 |
||
URFAPRES yazarı İmam Hüseyin SAVAŞ'ın kaleminden.. | ||
Türkoğlu Türk’üm!
“Osmanlı torunuyum” diyenlere ithaf olunur…
Türk Kara Kuvvetlerinin kuruluşunun 2230. Yıldönümünü kutladığımız bugünlerde Türk milletinin tarihsel sürecine yeniden bir göz atmanın faydalı olacağına inandığımdan dolayı bu yazı tarafımca kaleme alınmıştır.
Türk milletinin sayıca çoğalıp güç toplamak için 400 yıl yaşadığı Ergenekon’dan çıkıp, Ötüken’i yurt tutmasının üzerinden 4658 yıl geçmiştir…
Teoman, tarihte “bilinen” ilk Türk devleti olan Hun Devletini kurarak bütün Asya Türklerini bir araya topladığında M.Ö. 220 yılıydı…
Bütün dünya milletleri tarafından bir askeri deha olarak kabul edilen Metehan, babasından devraldığı devletinin sınırlarını 18 milyon km2’ye çıkarırken aynı zamanda dünya askerlik tarihine altın harflerle yazılacak olan ilk düzenli orduyu kurup, onbaşı, yüzbaşı, binbaşı, tümenbaşı gibi rütbeleri kullandığında M.Ö. 209 yılıydı...
Balamir, Avrupa Hun İmparatorluğunu kurduğunda 375 yılıydı ve Atilla, bütün Avrupa milletlerine diz çöktürüp Roma kapılarına dayanarak Papayı vergiye bağlamak suretiyle “Tanrı’nın Kırbacı” ünvanını aldığında, 400 yılıydı…
Ak Hun Devleti Hakanı Aksuvar, harp meydanında Sasani İmparatoru Firuz’u ayaklarına kapandırıp yalvarttığında ve ardından Ak Hunlar Kuzey Hindistan’ı fethettiklerinde 480 yılıydı..
Bumin Kağan kurduğu devlete Göktürk adını verip, bayrağına bozkurt sembolünü işleyerek Çin’i tarumar ettiğinde 552 yılıydı…
Avar İmparatoru Bayan Han, Frankları mağlup edip, Bizans sınırları içindeki Sırbistan ve Makedonya’yı fethettikten sonra İstanbul’u kuşattığında 592 yılıydı…
Bulan Kağan (Ton Yabgu) Kafkaslardan başlayıp Macaristan içlerine kadar uzayan topraklarla Hazarlar Devletinin sınırlarını çizdiğinde tarihler 630 yılıydı…
Kürşad ve 40 çerisiyle Çin Sarayını basarak, taş üstünde taş gövde üstünde baş bırakmayıp, Çinlileri korkudan gece sokağa çıkamaz hale getirdiğinde 639 yılıydı…
İlteriş Kağan, Çin esareti altındaki milletini kurtararak, Çin’e ve bütün dünyaya kafa tutabilecek güçteki ikinci Göktürk devletini kurduğunda 682 yılıydı…
Moğolistan’daki Orhun vadisine dikilen Orhun Abidelerine Kül Tigin Yazıtı kazındığında 732 yılı, Bilge Kağan Yazıtı kazındığında ise 735 yılıydı…
Kutluk Bilge Kül Kağan, başkenti Karabalgasun olan Uygur Devletini kurduğunda 745 yılıydı…
Satuk Buğrahan, Müslüman olan ilk Karahanlı Türk Hükümdarı olarak milletinin topluca İslamiyetle şereflenmesine vesile olduğunda 932 yılıydı…
Alp Tekin, köle olarak satıldığı Samanoğulları arasında Horasan Valiliği görevine kadar yükseldiği halde, devlet içindeki adaletsizliğe başkaldırıp Afganistan’ın Gazne kentine çekilerek Gazneliler Devletini kurduğunda 963 yılıydı…
Çağrı bey, Selçuklu Devletinin kurduğunda 1037 yılıydı ve oğlu Tuğrul bey Bağdat’ı fethedip Halife tarafından “Sultan” ünvanıyla şereflendirildiğinde 1055 yılıydı…
Sultan Alparslan, sırtındaki kefeniyle, Yaradan’ına sığınıp Haçlı ordusunu mağlup ederek Anadolu’nun tapusunu aldığında 1071 yılıydı…
Kaşgarlı Mahmut, Araplara Türk dilini öğretmek amacıyla, Divanı Lügatit Türk adlı kültür hazinesini insanlığın hizmetine sunduğunda 1074 yılıydı…
Osman bey tarafından 1299’da kurulan Osmanlı Beyliği Orhan bey’in Bursa’yı fethederek devlet konumuna ulaştırıldığında 1326 yılıydı…
Emir Timur, Timur Devletini kurarak birkaç yıl içinde topraklarının yüzölçümünü elli kat arttırdığında 1370 yılıydı…
Sultan İkinci Mehmet, İstanbul’u fethedip Peygamber duasına mazhar olarak “Fatih” ünvanını aldığında 1453 yılıydı…
Barbar ve sömürgeci Avrupa ülkelerinin “Hasta Adam” adını taktıkları Osmanlı’nın tamamen tükendiğini sanarak Fransa, İtalya, Yunanistan, İngiltere, Rusya, Ermenistan gibi ülkeler aleni cephe açmışken, güneydeki sözde din kardeşlerimiz bizi sırtımızdan hançerlerken, içerideki Rum, Pontus ve Ermeni çeteleri ile kürt isyanları çıkmışken, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Türk milletini tek yumruk haline getirip düşmanların tepesine indirerek Türkiye Cumhuriyetini kurduğunda 1923 yılıydı…
Akdeniz’in en büyük adalarından biri olan Kıbrıs’ta yıllardır süren Rum zulmüne son vermek amacıyla Türk Mukavemet Teşkilatının çabası, Türkiye’nin müdahale ve desteği ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kurulduğunda 1983 yılıydı…
Her biri farklı tarihlerde kurulmuş olsa da, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği esaretinden kurtulup Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkmenistan adıyla bağımsızlıklarını yeniden kazandıklarında 1991 yılıydı…
Dünya tarihi kadar eski ve köklü bir tarihe sahip olan bir milletin evlatları olarak kendimizi ifade ederken 1299’da kurulmuş olan Osmanlı Devletinden öncesine gidememek ya bilgisizlikten, ya da Türk adına duyulan alerjidendir. Ama binlerce yıllık tarihimize ve bizlere bu şanlı tarihi bırakan atalarımıza yapılan büyük bir ayıptır.
“Osmanlı Torunuyuz” yanlış bir ifade değil ama eksik bir tariftir. Çünkü biz her biri Osmanlı kadar adil, cesur, zengin, hoşgörülü olan büyüklü küçüklü yüz civarında devlet kurmuş bir milletiz… Biz Türk milletiyiz… O zaman ben Hun torunuyum, Göktürk torunuyum, Gazneli, Selçuklu, Timurlu torunuyum demiyorsam, Osmanlı torunuyum da dememeliyim.
O zaman açık ve net olarak söylüyorum; Ben Türkoğlu Türk’üm! |