BEYHAN ERGEN DE URFAPRESS'TE

03 Ocak 2021 19:34

URFAPRESS yazar Ailesine bir önemli isim daha katıldı.Türkiye-Urfa-Kocaeli-Karamürsel hattında kurulacak gönül köprüsü elçisi olarak artık sizlerle beraber olacak.İşte ilk köşe yazısı:KAN SIÇRADI... 












URFAPRESS yazar Ailesine bir önemli isim daha katıldı.Türkiye-Urfa-Kocaeli-Karamürsel hattında kurulacak gönül köprüsü elçisi olarak artık sizlerle beraber olacak.İşte ilk köşe yazısı:KAN SIÇRADI BEYNİME..
 















































KAN SIÇRADI BEYNİME..





 
 


İmtihanların türlü çeşidiyle sınandığımız bir yılı uğurlarken, tüm beklentilerimizi adeta yeni yılın omuzlarına yüklediğimiz yılın şu son günlerinde, kan sıçradı umutlarımıza…

Bir yanda, teorisyenler, bilimadamları, Prof.'lar vs. yeni yıldan bir şey beklemeyin nidalarıyla, aslında bu yılında pek öyle kolay geçemeyeceği fikrine bizleri hazırlıyor olsalar da, biz kararlıydık yine de inanmaya…

En şiddetlilerini deneyimleme fırsatı bulduğumuz 2020 yılı, felaketleri ve tabii top on da liste başı olan, tüm olumsuzlukları ezici bir üstünlükle geride bırakan pandemi felâketi… Her gün üç beş cenaze haberi ile güne başlayıp, yine birkaç felâket haberi, o da olmazsa senaryosuyla günü bitiren bizler iyi değildik artık. Ancak, şu son günlerde “Yeni yıl, yeni umut…" havasına bürünmeye başlayan motivasyonumuz, tam ruhlarımıza da olumlu yansımaya başlamış ve küresel ısınmaya inat, epeydir içimizde taşıdığımız o çözülemeyen meşhur buz kalıbının erimeye durduğuna inanacaktık ki, kirlendik aniden ve vicdanlar buz tuttu yeniden…

Vahşetin ve şiddetin başlığı şu günlerde "Bir günde üç kadın cinayeti”. İlk sırada ise, ölüm şekli en çarpıcı olduğundan mıdır bilinmez, en üst sıralarda yer tutan Aylin… Eski erkek arkadaşı tarafından yakılarak öldürülen Aylin!

Selda, evli olduğu adam tarafından, Vesile ise oğlunun kanlı elleriyle olmak üzere aynı gün toprağa yollanan ve birbirlerinden habersiz kader ortağı edilen üç kadın… Peki sadece bu kadarla mı sınırlı? Sıralanamayacak kadar uzun ve akılların alamayacağı kadar vahşice düzenlenmiş olan bu liste.

Yılın hemen her gününe bir kadın mezarı sığdıracak şekilde, adeta bir mühendislik çalışması, matematiksel bir hesaplamanın sonucu gibi karşımıza çıkan veriler var daha önümüzde. Emine'ler, Ayşe’ler, Şule'ler var gerilerde… Ve her biri, en geçerlisinden vacip kılındığına inanılan katliam gerekçeleriyle koyun koyunalar şimdi mezarlarında. Yaşıyorlar, öldürülen kadınların anısına hafızalarımızda kalmaları için tasarlanan o meşhur dijital anıt sayaçlarında.

Şimdi sitemim; erkeğiyle kadınıyla sağırlaşan vicdanlarımızla ve çıkaramadığımız seslerimizle sana bana, tüm insanlığa…

Beddua ve ahlarım; sıradaki yeni mevta adayını görücüye çıkarmaya hazırlanan yeni katil adaylarına.

Dualarımsa; mezarda yatan, erkek terörü kurbanı mazlum kadınlarımıza.

Anılarına saygılarımla…