GÜLSÜM MUNAR URFAPRESS'TE

06 Haziran 2019 08:24

Kanal Urfa Tv,CENNET VATANIM Proğramının yapımcısı ve sunucusu Gülsüm MUNAR ,artık haber siteniz URFAPRESS.NET'te köşe yazılarıyla sizlerle olacak.İşte MUNAR'ın ilk köşe yazısı: 

Urfa`mın her şeyi güzel.Aşk denilince cevabım Urfa'dır. O kadar severim urfa'mı.

Hani herşeyi güzel ya, hadi dedim eşime kalk son sahurda bir ciğer yiyelim. Kuytu, salaş,
bir okadar da temiz ve lezzetli yapan, müdavimi olduğum yaşlı Hasan amcanın yanına gittik. Beni görünce gözlerinin içi güldü." Hoş geldi ane çohtandır gözikmisen, gene bı kıza noldu, deyip meraxlandım. Eyyimisen? Reheti nasıl?" diye birazda serzenişte bulunarak, hal hatır sordu. Ah Hasan amcam, dünya gailesi, seni ihmal ettim diyemedim. Elini öptüm saçımı öptü ve o çalışmaktan nasırlaşmış, yıllara yenik düşmüş buruş buruş ama şefkatli elleriyle, şöyle hafiften saçımı çekiştirip, "bi daha bele kabıl etmem ha, xeberi olsun ane" diyerek herzamanki masamda yer gösterdi. O bana ane dedikçe ben mutluluktan uçarım. Çünkü Urfa'da bu sevgi göstergesidir. Seni kızımın yerine koydum demektir. Seni kendime yakın ve samimi buldum demektir. Bu bizim geleneğimizde vardır.

Hasan amcayla havadan sudan, siyasetten. Urfa'nın gidişatından sohbete dalmışken, birden mis gibi bir koku sardı ortalığı. Aşinaydım bu kokuya ama her kokladığımda, iyiki Urfa'lıyım diye mutluluk duyduğum bu koku mis gibi ciğer kokusuydu. İşim gereği anadolunun birçok ilini gezdim. Arnavut ciğerinden tutun da, cartlak kebabına kadar yedim ama inanın bizim Urfa' nın ciğerinin yerini tutmuyor. Bir ara Hasan amcaya sormuştum neden bu kadar lezzetli diye, "eee ane, bizim heyvanlara bırda duz (tuz) idirrıx. Hemin eti, hemin cigeri ondan hoş olur" demişti. Belki Hasan amca haklıydı, ama bence benim şehrim bu kebabı daha lezzetli yapıyordu.

Mis gibi koku yayılınca tok olduğum halde, sabırsızlanmaya başlamıştım.Kuyruk yağının cızırtısı taa kulağıma kadar geliyor ve dükkanı mis gibi ciğer kokusu sarıyordu. Bu arada Hasan amca bir çay koydu önümüze, "biliyem anam çayı sever, hele bi kaçah çay yuvala da, soyra iyyi dürmigi" canıma minnet.Çay tutkumu Hasan amca iyi bilirdi sağolsun.

Ocağın başında, üstüne sadece tuz serpiştirdiği ciğeri kendine has pişirirken ufaktan ufaktan türküde mırıldanmaya başlamıştı,

Kınıfır bedreng olır
Eşka düşen deng olır.
İsterem başiya gele
Göresen ne reng olır.

Ne güzel bir sesi vardı Hasan amcanın.ilerlemiş yaşına rağmen öyle güzel bir ahenge ve öyle güzel bir tınıya sahipti ki, hayran kaldım. Sessizce dinledim.
Tam çaylar bitti ki Hasan amca birer gazete kağıdı serdi masanın üzerine, bu ciğer geliyor demekti. Neredeyse sevinçten el çırpacaktım çocuklar gibi. Ciğer kebabımız, yanında maydanoz, nane ve soyulmamış kuru soğan ile birde bıçak indi masaya."ane, soğani gendi soyacaxsan ke, dadına varsan" derdi Hasan amca.Yanında közlenmiş Urfa'nın kendine has acımı acı isotu ile yeme de yanında yat.
Ciğerin yanında sudan başka içecek almadığımı bilen Hasan amca bakır tasta buz gibi birde su verdi bana,eşime de ayran. Nedense ciğerin tadını alamam ben ayran veya başka bir içecek içersem. "sen hesso Urfa'lısan, cigerin yanında sudan başka bişe içilmez"derdi Hasan amca. "Hade hade tez iyyin,savırsa dadı kaçar"büyük bir iştahla ciğerimi mideye indirdim. Bir çay daha içip, biraz da sohbet edip ayrıldık Hasan amcanın yanından.

Evde küçük kızım var, sabah için ona ekmek almak için fırına uğradık, Allah ım yok böyle bir şey! Fırından Külünçe kokusu geliyor. Hemde taa nereye kadar kokuyor mübarek. KÜLÜNÇE NE Mİ? Onu da başka bir zamana anlatırım olur mu?